admin 20.04.2025 - 16:20
25 okunmaGüneşli Bir Sabah, Yumuşacık Bir Gülümseme
Gökkuşağı Ormanı’nda sabah olmuş, güneş altın ışıklarını ağaçların yapraklarına dokundurarak ormanı ısıtmaya başlamıştı. Kuşlar neşeyle ötüyor, çiçekler sabah rüzgârıyla başlarını hafifçe sallıyordu. İşte bu ormanın derinliklerinde, yumuşacık kahverengi tüyleri olan, kocaman gözlü sevimli bir ayıcık yaşıyordu. Onun adı Bafi’ydi.
Bafi, neşeli ve yardımsever bir ayıcık olarak herkesin sevgilisiydi. Güne başlarken ilk işi, ormandaki arkadaşlarını selamlamak olurdu. Bugün ise kalbinde farklı bir heyecan vardı. Çünkü tam bir hafta önce kendine söz vermişti: “Kocaman bir balon demetiyle ormana renk getireceğim!”
Baloncu Baykuş ve Renklerin Sırrı
Baloncu Baykuş ve Renklerin Sırrı
Bafi, sabah çantasını hazırlayıp heyecanla Baloncu Baykuş’un dükkanına doğru yola çıktı. Bu dükkan, ormanın en yüksek ağacının içindeydi. Dalların arasında sallanan renkli fenerleri görünce doğru yerde olduğunu anladı.
Baloncu Baykuş, büyük gözlüklerinin ardından gülümseyerek Bafi’yi karşıladı. “Hoş geldin Bafi! Ne arzu edersin bakalım? Renkli hayaller mi, uçan umutlar mı?”
Bafi, gözlerini büyüterek cevap verdi: “Her renkten birer tane balon istiyorum! Çünkü bugün renkleri arkadaşlarımla paylaşmak istiyorum!”
Baykuş, raflardan parlayan balonları tek tek indirdi. Kırmızı, mavi, yeşil, sarı, turuncu ve mor… Her biri ayrı bir neşe fısıldıyordu. Balonları bağladı, bir demet haline getirdi ve Bafi’ye uzattı. “Dikkat et,” dedi, “Bu balonlar sadece havada süzülmez; duyguları da taşır. Kime verirsen, onun kalbi o renkle parlar.”
Ormanın İçinde Renkli Buluşmalar
Ormanın İçinde Renkli Buluşmalar
Bafi, balonları özenle tutarak ormanın içlerine doğru yürümeye başladı. Karşısına ilk çıkan, sincap Minnoş’tu. Minnoş, sabah sabah biraz keyifsizdi. Bafi hemen kırmızı balonu uzattı. “Bu senin için. Kırmızı, cesaretin ve sevginin rengidir.”
Minnoş’un gözleri parladı, yüzünde bir gülümseme belirdi. “Teşekkür ederim Bafi! Şimdi kendimi daha enerjik hissediyorum!”
Sonra Bafi, göl kenarında kitap okuyan kaplumbağa Toko’ya rastladı. Ona mavi balonu verdi. “Bu balon sana huzur getirsin, düşüncelerin berraklaşsın.”
Toko gülümsedi, balonu gökyüzüne doğru bıraktı ve “Gölün rengi gibi sakin bir mavi… Ne güzel bir his bu!” dedi.
Bir Renk, Bir Gülümseme
Bir Renk, Bir Gülümseme
Bafi yoluna devam ettikçe karşısına çıkan herkese bir balon verdi. Tavşan Lili’ye sarı balon vererek “Bu balon içindeki ışığı ortaya çıkarsın,” dedi. Lili sevinçle zıplayarak teşekkür etti.
Kirpi Boncuk’a yeşil balon verildi, çünkü yeşil umut ve yenilenmenin rengiydi. “Doğayla aranda daha güçlü bir bağ kurulsun,” dedi Bafi.
En son mor balonu, ağaç kovuğunda resim yapan tilki Sanat’a verdi. “Bu balon senin hayal gücünü büyütsün,” dedi.
Balonlar gökyüzünde yükseldikçe, ormanın her köşesi neşeyle dolmaya başlamıştı. Renkler sadece gözlerde değil, kalplerde de parlıyordu.
Bulutların Arasında Bir Sorun
Bulutların Arasında Bir Sorun
Ancak Bafi, dönerken fark etti ki elinde son bir balon kalmıştı: Turuncu. O sırada uzaklardan ağlamakta olan bir ses duydu. Ses, küçük kuzu Meli’ye aitti.
Meli, kırlangıcının yuvasını düşürmüş, bu yüzden kendini çok kötü hissediyordu. Bafi yanına yaklaştı, oturdu ve turuncu balonu uzattı. “Bu senin için. Turuncu, sıcaklığın, neşenin ve iyileştirici gücün rengidir.”
Meli balonu tuttuğunda, gözyaşları durdu. “Ama ben yanlış yaptım, üzgünüm…” dedi.
Bafi gülümsedi: “Üzgün olmak, kalbinin yumuşaklığını gösterir. Bu renk seni sarıp sarmalayacak. Hatalar iyilikle onarılır.”
Sonra birlikte kırlangıcın yuvasını yeniden yaptılar. Meli’nin gözleri artık parlak, kalbi ise sıcacıktı.
Gökyüzünde Yükselen Renkli Düşler
Gün sonunda Bafi, yorgun ama mutlu bir şekilde yuvasına döndü. Balon sepeti artık boştu ama kalbi rengârenk dolmuştu. O gece ay ışığı ormanı aydınlatırken, balonlar gökyüzünde süzülmeye devam etti. Her biri, dokunduğu bir kalbin sıcaklığını taşır gibi parlıyordu.
Bafi yastığına başını koyduğunda gülümsedi. “Paylaştıkça çoğalan en güzel şey renkler değil, gülümsemelerdir,” dedi. Ve gözlerini kapatarak renkli bir rüyanın içine daldı.
Gökten üç elma düşmüş: biri sevdiklerine renk katanlara, biri neşeyi paylaşanlara, biri de kalpleriyle gülümseyen miniklere…
Benzer İçerikler
Yorum Yapabilirsiniz
Daha Önce Yapılan Yorumlar
Hoşgeldiniz - Tüm Hakları Saklıdır
...