admin 22.04.2025 - 12:31
3 okunmaHüsn ü Aşk: Sufi Aşkın Sembolü Bir varmış, bir yokmuş… Kelimelerin anlamdan önce doğduğu, harflerin hakikati aradığı bir âlemde Hüsn ve Aşk adlı iki ruh, aynı menzile yönelmişti. Bu hikâye ne sıradan bir aşkın ifadesi ne de yalnızca mecazlarla bezenmiş bir masaldı. Bu, insanın kendi içine yolculuğu, kalbin hakikate yönelişiydi. Hüsn ü Aşk, sadece iki ismin hikâyesi değil, bir arayışın, tasavvufun en incelikli anlatımlarından biriydi.
Table of Contents
Toggle
Hüsn, güzellik demekti. Zahiri güzelliğin ötesinde, ilahi estetiğin, mutlak zarafetin sembolüydü. Aşk ise yanışı, arayışı, yitirişi ve yeniden buluşu temsil ederdi. Bu iki ruh, birbiriyle çocukluktan beri beraber büyümüş, beraber gülüp beraber ağlamıştı. Aralarındaki bağ, yalnızca dostlukla sınırlı kalmamış; zamanla Aşk, kalbinin derinliklerinde Hüsn’e karşı farklı bir kıpırtı hissetmeye başlamıştı.
Ancak her aşkın bir imtihanı olurdu. Aşk, Hüsn’le evlenmek istediğini söylediğinde, aralarındaki bağ sınanacaktı. Diyarın pîri, bu isteği karşılıksız bırakmadı. Ona şöyle dedi: “Hüsn’e kavuşmak kolay değildir. Eğer onu gerçekten istiyorsan, Kalb ülkesine gidip oradan Kimya’yı getir.”
Kimya, manevi dönüşümün sembolüydü. Sıradan bir sevgiden ilahi bir aşka yükselmenin anahtarıydı. Bu yolculuk, aşkın dıştan içe, mecazdan hakikate evrilmesi demekti. Aşk, tereddüt etmeden yola koyuldu.
Mekândan Çok Mana İçin Yola Çıkmak
Aşk’ın bu yolculuğu, dış dünyada yapılan bir sefer gibi görünse de aslında ruhun iç dünyasına yaptığı bir inişti. Bu yol boyunca ona yoldaşı olan Suret vardı. Suret, görüntünün temsilcisiydi; her şeyin dış kabuğunu, görünen yüzünü temsil ederdi.
Aşk, yolda türlü belalarla sınandı: Şeytanî arzular, nefsin tuzakları, şüphe kuyuları, inkâr fırtınaları… Her durak, insanın kalbindeki bir zaafı, bir gölgeyi temsil ediyordu. Aşk her defasında inancıyla, sabrıyla ve içtenliğiyle bu engelleri aştı. Çünkü kalbinde taşıdığı Hüsn’ün sureti değil, anlamıydı.
Bu yolculuk boyunca Aşk’ın içinden geçen sorular birer sırra dönüşüyordu. “Ben kime aşığım? Bu yol kimin için?” derken aslında her cevabı kendinde bulmaya başlıyordu.
Uzun ve zorlu bir yolculuktan sonra Aşk, Kalb ülkesine ulaştı. Kimya’yı ararken aslında kendini aradığını fark etti. Kalb’in padişahı, Aşk’a gülümsedi: “Kimya sende,” dedi. “Sen yola çıktığında, gereken her şey sende zaten vardı. Aradığın şey, senden hiç ayrılmadı.”
Bu söz Aşk’ı derinden sarstı. O an anladı ki Hüsn sadece karşısında bir varlık değil, kendi içindeki en saf duygunun adıydı. Aşk, kendini tanıdığında Hüsn’e yaklaşmış; Hüsn’ü tanıdığında ise Hakk’a yönelmişti.
Kalb ülkesinde yaşanan bu manevi uyanış, Aşk’ı artık başka biri yapmıştı. Yola çıktığında mecazi bir sevda taşıyan biriydi; dönüş yolunda ise hakiki aşkın ışığıyla aydınlanmıştı.
Aşk’ın Hakikate Erişi
Aşk, geri döndüğünde başka biri olmuştu. Yüzü aynıydı ama gönlü başka bir âlemdeydi. Hüsn onu bekliyordu. Artık kavuşma zamanı gelmişti. Fakat bu kavuşma, sıradan bir vuslat değildi. Pîr, onları yan yana getirdiğinde, en büyük sırrı açıkladı:
“Ey Aşk, sen Hüsn’sün. Ey Hüsn, sen Aşk’sın. Siz aslında birsiniz.”
Bu sözle beraber her şey anlamını buldu. Aşk’ın Hüsn’e yolculuğu, Aşk’ın kendine yolculuğuydu. Onlar ayrı sanılmış, ama aslında aynı hakikatin iki farklı yansımasıymış.
İşte bu yüzden Hüsn ü Aşk yalnızca bir aşk hikâyesi değildir. O, kulun Hakk’a ulaşma yolculuğudur. Kalbin nefsle, aklın arzuyla, ruhun bedenle sınandığı bu dünya içinde, her insanın Hüsn’ü vardır. Ve her insan, o Hüsn’e ulaşmak için bir Aşk taşır içinde.
Şeyh Galip’in kaleminden dökülen bu sembolik hikâye, yüzyıllar sonra bile canlılığını korur. Çünkü Hüsn ü Aşk, sadece bir döneme değil, her döneme seslenen bir eserdir. İnsan var oldukça, hakikati aradıkça, bu yolculuk hep devam edecektir.
Bu hikâye, ne kelimelerde başlar ne de orada biter. O, her kalpte yeniden doğar, her gözyaşında yeniden filizlenir. Çünkü hakikat, yalnızca anlatılmaz; yaşanır.
Gökten üç elma düşmüş: biri kalbinde Aşk taşıyanlara, biri Hüsn’ü gözleriyle değil gönlüyle arayanlara, biri de her yolculukta kendine varanlara…
Benzer İçerikler
Yorum Yapabilirsiniz
Daha Önce Yapılan Yorumlar
Hoşgeldiniz - Tüm Hakları Saklıdır
...