admin 22.04.2025 - 11:58
5 okunmaAndersen’den Büyüklere Masallar: Kralın Yeni Giysileri Bir zamanlar, ihtişamı dillere destan bir krallıkta yaşayan bir kral vardı. Bu kral savaşla, halkla, sanatla ya da bilimle ilgilenmezdi. Onun tek bir tutkusu vardı: giysiler. Her saat başı üzerini değiştirir, her gün aynanın karşısında saatler geçirirdi. Hatta saray takvimi, toplantılarla değil, kralın sabah giysisi ve akşam giysisi olarak ikiye ayrılırdı.
Table of Contents
ToggleKral, her özel günde yeni bir kıyafet diktirir, en iyi kumaşları, en zarif dikişleri, en pahalı taşları isterdi. Giysisiyle var olur, giysisiyle hükmederdi. Onun gözünde görünüş, her şeydi. Ve elbette, halk da kralın giysilerine övgü dizmekte yarışırdı. Çünkü herkes biliyordu ki, kralın beğenisini kaybetmek, itibarını da kaybetmek demekti.
Bir gün şehre iki yabancı terzi geldi. Kendilerini özel sanatkârlar olarak tanıttılar. “Öyle bir kumaş dokuruz ki,” dediler, “onu yalnızca akıllı ve layık olanlar görebilir. Aptallar ve görevine uygun olmayanlar bu kumaşı göremez.”
Bu iddia, sarayda bir fısıltı dalgası gibi yayıldı. Kral bu sözleri duyar duymaz büyülendi. “Eğer böyle bir kumaş varsa, hem halkımı hem sarayımı sınayabilirim,” dedi. Hemen terzilere büyük miktarda altın, ipek ve iplik gönderildi. Onlara sarayın en iyi odası tahsis edildi. Fakat bilinmeyen bir gerçek vardı: Bu terziler, aslında hilekâr dolandırıcılardı.
Terziler büyük tezgâhlar kurdular. Görüntüde çalışıyor, ellerini hareket ettiriyor, sanki hayali kumaşları dokuyorlardı. Ama aslında ortada hiçbir şey yoktu. Günler geçtikçe kral, merakı artsa da cesaret edemedi. “Ya kumaşı göremezsem?” diye korkuyordu.
Bu yüzden ilk olarak yaşlı bir veziri gönderdi. “Git ve kumaşı gör,” dedi. Vezir odaya girdi, terziler kumaşları gösterir gibi davrandı. Ama gözleri hiçbir şey görmedi. Kalbi hızla attı: “Demek ben görevime layık değilim…” diye düşündü. Ama bunu asla kabul edemezdi. “Harika! Zarif ve eşsiz bir dokuma,” dedi yüksek sesle. Kral rahatladı. Sonra başka görevliler gönderildi, her biri aynı duyguyla sustu, aynı korkuyla yalan söyledi.
Sonunda kral, görünmeyen kumaşı kendi gözleriyle görmeye karar verdi. Terziler kumaşı elleriyle tutar gibi yaptılar, iğneleri havaya batırdılar. Kral gözlerini kıstı, hiçbir şey göremedi. Ama onun gibi bir kral, bunu nasıl itiraf ederdi?
“Çok… çok zarif,” dedi tereddütle. “Gerçekten muhteşem bir zevkin ürünü.”
Terziler “giysiyi tamamladık” dediler. Kralın soyunmasını istediler. Sonra “görünmeyen giysileri” üzerine giydirir gibi yaptılar. Kral ayna karşısında döndü. Herkes alkışladı. Çünkü kimse çıplak gerçeği görmek istemiyordu. Ya da gördüğünü söylemeye cesaret edemiyordu.
Tören ve Hakikatin Çocuğu
Kral, “görkemli” giysileriyle halka açık bir tören düzenledi. Bando çaldı, halk sokaklara döküldü. Herkes kralı görmeye gelmişti. Kral yürüdü, başı dikti. Kalabalık sessizce şaşkınlıkla bakıyordu. Fakat kimse bir şey demiyordu. Herkes, “Ben görmeliyim,” diyordu. “Aptal değilim, değil mi?”
Ama o sırada, kalabalığın içinden bir çocuk sesi yükseldi:
“Kral çıplak!”
Önce sessizlik… ardından fısıltılar… sonra kahkahalar… Tüm halk gülmeye başladı. Çünkü bir çocuk, göründüğü gibi konuşmuştu. Kral kızardı, ama yürümeye devam etti. Çünkü artık geri dönemezdi. Onurunu, boş bir gurura teslim etmişti.
Andersen’in “Kralın Yeni Giysileri”, sadece bir masal değil; güçlü bir toplumsal eleştiridir. Bu hikâye, gösterişe dayalı otoriteleri, kör itaat kültürünü ve eleştiriden korkan kalabalıkları ustalıkla yansıtır. Kral, sadece bir hükümdar değil; gerçeği görmek istemeyen herkesin simgesidir.
Masal, “görmeyenlerin çok olduğu” bir dünyada, hakikati açıkça dile getiren cesur bireyin değerini vurgular. Bir çocuğun yalın gözlemi, koca bir düzeni sarsar. Bu da bize, bazen gerçeği görmek için bilgelikten çok dürüstlük gerektiğini hatırlatır.
Bu hikâyede Andersen, mizahı kullanarak yüzümüze bir ayna tutar. Görmediğimiz halde “görüyor gibi” yaptıklarımızı, itiraf edemediğimiz korkularımızı, gerçeği dile getirmekten çekindiğimiz anları hafif bir gülümsemeyle yüzümüze çarpar.
Belki de bu yüzden bu masal, çocuklardan çok büyükler için yazılmıştır.
Benzer İçerikler
Yorum Yapabilirsiniz
Daha Önce Yapılan Yorumlar
Hoşgeldiniz - Tüm Hakları Saklıdır
...